Gönül isterdi ki şu ‘Süper Final’
döneminde yazdığım ilk şey futbolun kendisiyle ilgili olsun ama, dünkü ırkçılık
ve bugünkü taraftar taşkınlığı örneklerinden sonra bunun olmayacağı kesin.
Dün ile ilgili iddia şuydu ki, Emre
Belözoğlu, Fildişi Sahilleri kökenli futbolcu Didier Zokora’ya “f.cking sh.t
negro” demiş. Zokora maçtan sonra olayı açıkladı, Emre LigTV’ye telefonla
bağlanıp iddiayı kabul etse de sonra inkar etti, Fenerbahçe kulübü dolaylı
yoldan Emre’yi savundu, Trabzon kulübü de Emre’yi federasyona (yani disiplin
kuruluna) şikayet etti.
Öncelikle, eğer Emre bu lafı etmemişse
ama Zokora yanlış duyup böyle yorumladıysa, Emre’ye haksızlık edilmesin. Hele
hele Zokora bunu bir şekilde Emre’ye ve Emre üzerinden Fenerbahçe’ye leke
sürmek için uydurduysa o zaman çok ayıp.
AMA… Burada kocaman bir ama demek
lazım, ama Emre bu sözü söylediyse…
Maçtaki stres, gerginlik ve sinir
ortamı sırasında Emre böyle bir şey demiş olabilir. Yani, cidden ırkçı niyetle
söylemiş olmayabilir, ağzına geleni söylerken o kelimeler ağzından çıkmıştır.
Böyle bir durumda yapması gereken tek şey, özür dileyip, geri çekilmekti Emre’nin,
zaten o zaman olay çok daha çabuk ve etkisiz bir şekilde unutulurdu.
Ama Emre ne yaptı, önce kabul ettiği
bu ithamı bir gün sonra reddetti. Ayrıca, bunu Zokora’yla saha içinde sarılıp
hallettiklerini, Zokora’nın bunu basına yansıtmasının fırsatçılık olduğunu
söyledi. Son olarak, daha önce adının ırkçı hakaret olayına karıştığı Nijerya’lı
Joseph Yobo da, Zokora’nın maçtan sonra kendisine bundan bahsetmediğini
belirtti.
Şimdi önce şu soruyu sormak lazım:
Zokora neden böyle bir şey uydursun? Emre’nin geçmiş hareketlerini aklıma
getirip, Zokora’nın böyle bir ithamı uydurmasının anlamsızlığını da düşününce,
bu lafın edilmiş olma ihtimali bana daha yüksek geliyor. Elbette benim
Fenerbahçe ve Emre hakkındaki negatif hislerim beni buna inanmaya itiyor
olabilir, sonuçta görüntüleri inceleyen uzmanlar bunun gerçek olup olmadığına kesin
olarak karar vereceklerdir.
Olayın basına yansıması konusunda,
maçta olan ve futbolun dışında kalan her türlü olay basına yansıdığı gibi bunun
da yansıması gayet doğal, normal ve kesinlikle fırsatçılık değil. Emre’nin
Zokora’yı bu şekilde suçlaması da komik ve çaresiz bir tavırdan başka bir şey değil.
Maç sonunda olaylar tekrar değerlendirildiğinde cezalar veriliyor, arttırılıyor
veya azaltılıyorsa, hatta en ekstrem durumlarda tekrarlanabiliyorsa, ırkçılık
gibi son derecede hassas bir konunun, bu tutuma maruz kalmış kişi tarafından
yansıtılması bence doğru olan. Maç içinde sarılıp barışmış gözükmeleri, ne
edilen lafın ağırlığını yok eder, ne de bu laftan etkilenen kişinin hissiyatını
daha önemsiz kılar.
Son olarak, Zokora’nın Yobo’ya bu
durumdan bahsetmemiş olmasının birçok sebebi olabilir, bunun bahane olarak
sunulması bence gayet saçma.
Olaya yanlı bakıyor olabilirim,
zaten eğer olay olmadıysa Emre’ye ve Fenerbahçe’ye haksızlık yapıldığı kesin.
Olay olduysa bile ben Emre’nin bunu ırkçı bir inançla söylediğini de
düşünmüyorum. Ama olaydan sonraki söylenenler, anlamsız suçlamalar ve ‘hem
suçlu hem güçlü’ tarzındaki tavır, benim de konu hakkındaki düşüncemi
keskinleştirdi.
Emre’nin ‘özrü kabahatinden beter’
açıklamalarından sonra, Fenerbahçe kulübünün ırkçılığa karşıyız ama Emre’nin
yanındayız demesi de beni biraz şaşırttı. Daha anlamsız sebeplerden söz konusu oyuncusunun
yanında olmayan kulübün, bu kadar ciddi bir konuda böyle basit bir açıklamayla
direkt taraf tutması beni hayal kırıklığına uğrattı.
Son olarak, Luis Suarez ve John
Terry’nin ırkçılık konusunda büyük cezalar almaları, konunun ciddiyetinin çok
güncel bir kanıtı, emin olamıyorum ama FIFA veya UEFA bu duruma müdahele
edebilir. Bekleyip göreceğiz…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder