Panenka
penaltısı: Euro 2012’de Pirlo ve Sergio Ramos sayesinde yeniden gündeme gelen
bu penaltı atışının başlangıcı, 1976 Avrupa Futbol Şampiyonası’na dayanıyor.
Finalde oynayan Çekoslovakya ve Batı Almanya, maçta ve sonrasında uzatmalarda 2
- 2 berabere kalınca maç penaltılara kalıyor. 4. penaltıda Almanya golü
kaçırınca, son penaltıyı ofansif orta saha Antonin Panenka kullanıyor. Panenka,
o zamana kadar hiç görülmemiş bir şekilde, topu köşeye vuracak gibi yapıp kalenin
ortasına yavaşça yuvarlayarak kaleci Sepp Maier’i gafil avlıyor.
İşin enteresan
kısmı, şu anda Prag kulübü Bohemians 1905’in başkanlığını yapan Panenka, bu
fikri zamanında aynı kulüpte oynarken iddiaya girdiği kaleci Zdenek
Hruska sayesinde buluyor. Hruska iyi bir kaleci olduğu ve geleneksel penaltıların
çoğunu kurtardığı için sürekli kendisine bira ısmarlamak zorunda kalan Panenka, sonunda yaratıcılığını kullanıp bu vuruş şeklini buluyor, kaleciyi yanıltıp
golünü atıyor ve iddiayı -ve birayı- kazanıyor.

Rabona vuruşu:
Zamanında Sergen Yalçın’dan, şimdilerde ise Quaresma’dan bol bol gördüğümüz bu
harekette futbolcu topa hareketli ayağını durağan ayağının arkasına atıp çapraz
bir pozisyon alarak vuruyor. İngilizce'de ‘crossed-kick’ olarak da geçen bu vuruşun ilk kullanımı
ise Arjantin liginde Ricardo Infante tarafından oluyor. Video kayıtlarına geçen
ilk rabona ise Pele’ye ait. UEFA’nın sitesinde yine Quaresma tarafından verilen
bir rabona dersi de mevcut: http://goo.gl/TK4eA
Aklıma gelen başka terim olmadığı için yazıyı burada bitiriyorum ama buldukça yazmaya devam edeceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder