12.04.2009

Derbi Dediğin

Bir Beşiktaş’lı olarak Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanan maçları izlemeyi çok seviyorum. Öncelikle benim takımım maçın içinde olmadığı için (gerçi maç sonucu elbette puan durumunu ve dolaylı olarak Beşiktaş’ı da etkiliyor ama) biraz daha rahat izliyorum. Bir de genel olarak Fenerbahçe’yi sevmediğim için, Galatasary’lı olan babamla tek taraf olarak maçı gayet fanatik bir şekilde izleyebiliyoruz.

Bugünki maçın son dakikasına gelmeden birkaç detaya göz atalım. Öncelikle maçın en güzel bölümü ilk yarıdaki Roberto Carlos ve Harry Kewell mücadelesiydi. Kewell sağ kanattan atak yaparken Carlos’un da onu durdurmaya çalışması çok güzel görüntülere sahne oldu, iki futbolcu da dünya çapında deneyime, yeteneğe ve üne sahip oldukları için, ikisi de zaman zaman çok güzel hareketlere imza attılar.

Galatasaray’ın maça Cassio Lincoln’süz başlaması elbette kabul edilir gibi değil. Bu konu çok tartışmaya açık ama Bülent Korkmaz bu konuda duygularına ve komplekslerine yenik düşerek takımı tehlikeye atıyor. Hamburg maçlarında da böyle oldu, bugün de.

Bir de Guiza var tabii. Turkcell Süper Lig’in en pahalı oyuncusu bugün tuttuğu takımı karıştırmış olmalı ki, yaptığı her harekette Galatasaray taraftarlarına “iyi ki Fenerbahçe’de Guiza var” dedirtti. Kendisini tebrik ediyorum.

Maçın sonunda çıkan kavgayı da şöyle özetleyebiliriz kısaca; Carlos serbest vuruş kullanacakken Lugano barajdaki Emre’ye gidip arkadan kafa atıyor. Daha sonra çıkan kavgada ortalık birbirine karışıyor. Arda sinirlenip Lugano’ya müdahale ederken Semih Arda’nın kafasına vuruyor, sonra da Arda çıldırıp Semih’e vuruyor (hatta Semih kendini yalandan yere atıyor, De Sanctis de gelip onu ayağa kaldırıyor). Sonuç olarak da adı geçen dört futbolcu da kırmızı kart görüyor.

Maç içindeki bu kartlara aslında Selçuk, Emre Bölezoğlu ve Sabri de eklenebilirdi bence. Emre devamlı parmağını birilerine sallayıp tehdit ederken Sabri de her an kavga çıkarmak için ateşe körükle gidiyordu. Selçuk ise attığı uçan tekme sonrasında ikinci sarıdan kırmızıyı görmeliydi.

En akıllıca davrananlar ise Carlos, Lincoln ve Baros oldu. Herkes kavga ederken üçü orta sahada durup bu enteresan durumu izlediler. Büyük ihtimalle de çok şaşırmışlardır futbolcuların bir anda bu kadar celallenmesine. Hatta belki de eğlenmişlerdir izlerken, iddiaya bile girmişlerdir kim kimi döver diye. Çok da haksız sayılmazlar zaten, o kadar trajikomik bir bitişti bugünkü derbininki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder