6.04.2009

Sandallarımız neşe dolardı

Şarkı sözü yazmak zor zanaat. Yazdıklarınızın hem müzikle uyumlu olması, hem anlamlı olması, hem de kendi içinde tutarlı olması gerekiyor. Yer yer benzetmeler veya başka söz sanatlarının da kullanılması sözleri daha da güzelleştirebiliyor üstelik. Ancak bunlar yapılırken Türkçe dilbilgisi kurallarına da uyulması gerekiyor.

Dinleyici olarak bunları çoğu zaman fark etmeyebiliyoruz. Çünkü bazı şarkılar o kadar güzel veya alışılmış ki, onlarda herhangi bir hata olabileceğini aklımıza bile getirmiyoruz. Ancak şarkıyı yazanlar da her insan gibi hatasız olmadığı için, bazen en güzel şarkılarda bile yanlışlara rastlanabiliyor.

Örneğin Yesari Asım Ersoy’un sultan-ı yegah makamında bestelediği “Biz Heybeli’de Her Gece” şarkısına bakalım. Şarkının bir mısrası şu şekilde:
“Sandallarımız neşe dolar, zevke dalardık”
Bu mısrada iki özne var, neşe dolan sandallar ve zevke dalan bizler. Ancak cümlenin ilk yarısında fiil için geniş zamanın hikaye çekimi yapılmamış. İki fiil de aynı özne için olsa bu yanlış olmazdı ama iki özne olduğu için fiilin 'dolar' yerine ‘dolardı’ olması gerekiyor.

Ya da sözleri Aysel Gürel’e, bestesi de Onno Tunç’a ait olan Sezen Aksu şarkısı ‘Ünzile’ye bakalım. Orada da şu söz geçiyor:
“Bir su gibi saydam ve sakin”
Aslında buradaki hata es geçilebilir çünkü çok rahatsız edici değil ama yine de belirtmek lazım, su taneyle sayılacak bir yapıya sahip olmadığı için ‘bir su gibi’ tamlaması da doğru değil. Ya ‘bir su birikintisi’ gibi suyun yapısal / şekilsel durumunu belirtilen bir tamlama olmalı ya da başına sıfat eklenmeden ‘su gibi’ olarak kullanılmalı (örn. Emre Altuğ – Su Gibisin).

Yine bir başka Sezen Aksu şarkısı olan ‘El Gibi’de ise Türk pop müziği tarihin en bariz dilbilgisi hatalarından birini görebiliriz:
“Ne bir ses ne de haber gelmiyor artık senden”
Ne – Ne kullanımı zaten cümleyi olumsuz hale getirdiği için, gelmek fiili olumlu kullanılmalı, bu şekilde olumsuz kullanıldığında sözün tamamının anlamı olumlu (senden hem ses hem de haber geliyor) oluyor çünkü. Dolayısıyla ‘gelmiyor’ yerine ‘geliyor’ kullanılmalı.

Kenan Doğulu’nun 'Ara Beni Lütfen' şarkısında da şu sözler geçmekte:
“Umduğum dağlara karlar mı yağdı”
Ummak tek başına anlamlı olmadığı için, dağlardan ne umulduğu da belirtilmeliydi. Mesela 'Medet umduğum dağlara…' şeklinde.

Doğa’nın 'Sakın Sevme Beni' şarkısına bakalım, şöyle deniyor:
“Kabullenip sana düşeni dünyaya bırakmaya”
Burada da neyin dünyaya bırakılması gerektiği belirtilmeliydi. 'Kabullenip sana düşeni, gerisini dünyaya bırakmaya' şeklinde olabilir.

Elbette bu düzeltmelerden bazıları hece ölçüsünü veya kelime uyumunu bozuyor olabilir, ama sırf bir şeyler uysun diye de Türkçe’nin yanlış kullanılmasını doğru bulmuyorum. Her zanaatkar, yaptığını doğru bir biçimde yapmalı, ne kadar zor olursa olsun. Aynı şey şarkı sözü yazanlar için de geçerli.

Bir de elbette pop müziğin kralı (!) Serdar Ortaç’ın şarkıları var ama onun için ayrı bir giriş yazmam gerekecek, çünkü şarkı yazarken yaptığı hataların haddi hesabı yok. Hatta şarkıları gerçekten Türkçe mi o bile tartışılır (Je t'aime ille de Je t'aime, Full İhtişam vs). Ama elbette yazmadan önce çok derin bir araştırma yapmam lazım ki her hatayı bulabileyim. Doktora tezimi bunun üstüne yapabilirim sanırım :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder